Fakültemiz öğretim üyeleri ve öğrencileri dün gerçekleştirilen “Felsefe ve Musiki” başlıklı etkinlikte bir araya geldi. Fakültemiz konferans salonundaki etkinliğin ilk bölümünde fakültemiz öğretim üyelerinden Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Latif Bakış, “Sanat ve Felsefe” başlıklı konuşmasıyla sahnedeydi. Sanatın yalnızca bir üretim veya estetik faaliyet değil, aynı zamanda insanlık tarihinin en eski varlık ve anlam arayışlarından biri olduğunu vurgulayan Bakış, dinleyicilere şu sözlerle seslendi: “Sanat bir okuyuş, dokuyuş ve dokunuştur. Okuyuştur, zira varlığı, anlam ve amacı okumak bir sanattır. Dokuyuştur, çünkü yüce ve muazzam yaratışı taklit ederek yeniden kendini ve varlığı inşa ve ihya etmektir. Dokunuştur, çünkü sanatla esasen ruha, fikriyata, hayata ve en önemlisi de insanlığa dokunup iz bırakarak varoluşsal zemin inşa ederiz.”
Bakış konuşmasının devamında Platon’un sanatçıları eleştiren tutumundan Nietzsche’nin sanatçıları “boş insanlar” olarak nitelemesine kadar uzanan felsefi değerlendirmelere de değinerek, sanatın gerçeklikten kopmadan ama kendi ruh atlasımızdan beslenerek icra edilmesi gerektiğini şu sözlerle ifade etti: “Sanatımız kendi ufkumuzun vitrini olarak bir farkındalık sağlar. Kalemimizden, kelamımızdan, keserimizden veya fırçamızdan ortaya çıkan ürünlerin ilk özelliği, bizim ruh atlasımızdan izler taşıyor olmasıdır.”
Konuşmanın ardından, fakültemiz Türk Din Musikisi Anabilim dalından Dr. Öğr. Üyesi Agâh Terzi’nin şefliğinde Yalova Üniversitesi Tasavvuf Musikisi Korosu sahne aldı. Geleneksel musiki formlarının icra edildiği bu bölümde, dinleyiciler ilahiler vesilesiyle geçmişle bağ kurarken, günümüzün anlam arayışına da ortak oldular.